The Master’s Sun ile merhabalar… Sürekli görüp asla başlamadığım bir diziyle sizlerleyim. Neden izlemedin bu zamana kadar dediğinizi duyar gibiyim. Evet haklısınız da ama afişleri çok kötüydü. Yani sırf başlama nedenim So Ji-Sub’un dizisi olması. İyi ki de başlamışım. Çünkü bu adama bayılıyorum. Gerçekten bir adam hem bu kadar tatlı hem de karizmatik olamaz. En sevdiklerimden bir tanesi kendisi. Zaten pek sevmeyeni olacağını da zannetmiyorum doğrusu. Neyse bu yayında o çirkin afişleri asla görmeyeceksiniz. Siz de benim gibi onlar yüzünden izlememe kararı almayın diye. Hemen konusundan bahsedip yoruma geçelim o zaman.
The Master’s Sun Konusu

Joo Joong-Won, zenginlik içinde büyümüş bir adamdır. Büyük bir alışveriş merkezinin sahibidir. Çok zeki ve inatçıdır. Korkusuz bir şekilde yaşamaktadır. Yıllar önce kötü bir olay yaşamıştır ve bu olay yüzünden kendisini insanlardan korumaya çalışır. Yaşadığı bu olay onun üzerinde derin bir etki bırakmıştır. Yağmurlu bir gün iş için gittiği bir yerden arabayla dönerken yolda bir kadın görür. Kadını arabaya almak istemez ve devam ederler ama bir an da önlerinde bir şey belirir ve arabayı yardımcısı durdurur. Bu sıra da kadın arabanın durduğunu fark edince koşarak gider ve arabaya biner.

O kadın ise Tae Kong-Sil olur. Tae Kong-Sil, çocukluğunu çok iyi geçirmiş bir genç kadındır. Çok yetenekli ve zekidir. Elinden her iş gelir. Güzelliği ve yeteneği hep kıskanılan biri olmuştur. Ama daha sonra bir kaza geçirir ve uzun süre komada kalır. İyileştikten sonra yeni bir yeteneğinin olduğunu fark eder. Tae Kong-Sil artık hayaletleri görebilmektedir. Bu yeteneği yüzünden kendisi bir an da dibe çöker ve kendini herkese kapatır. Korkusuyla başa çıkmaya çalışır ama hayaletler onun peşini bir türlü bırakmazlar. O gün arabaya bindikten sonra bir şey fark eder. Tae Kong-Sil, Joo Joong-Won’a dokunduğunda hayaletlerin kaybolduğunu görür. Bu yüzden Joo Joong-Won’a yapışır ve onu bırakmak istemez.
The Master’s Sun Yorumları

Dizi böyle başlıyor anlayacağınız. Hayaletleri gören bir kadın ve onu koruyan bir adamın aşkını konu alıyor. Öyle çok hüzünlü sahneler yok. Genel olarak eğlenceli bir dizi. Baya komik ve tatlılar. Tabi benim şu eski dizi izleyememe olayımı biliyorsanız onu da söyleyeyim çok hissetmedim. Zaten So Ji-Sub ne giyse bana uyar. Neyse diyeceğim o ki ben diziyi baya sevdim. Ama bazı yerleri hakkında ufak şeyler söylemek istiyorum.
Bu kısım da spoiler olabilir o yüzden dikkatli olun benden söylemesi. 🙂
Öncelikle hayaletlerin görüntüsü biraz komiktir. Korkudansa komik buldum. O çok iyi olmamıştı. Tabi dizi biraz eski o yüzden de çok takılmıyorum. Ama bir sahne vardı ki ağlamam gerekirken bütün duygularımı kaybettim. Adam sırtından yaralandı hastaneye gidiyor sedyede sırt üstü yatıyor. Ameliyat sahnesinde de sırt üstü yatırıp yapacaklar mı onu bekledim. Tabi ben bunları beklerken dizinin güzelim dram sahnelerini en acıklı yerlerini kaçırdım. Yani o kısım yüzünden duygularım bir an da kayboldu. Bu beni üzer ve üzdü. Neyse bu söylemezsem içimde kalırdı. Çok detay vermek istemiyorum ne olur ne olmaz. Bir de biraz uzatılmış geldi bana. Yani 14 bölüm yeterli olabilirdi. Son 3 bölüm öylesine çekilmiş gibi pek olaylı değildi. Yani onların hepsini bağlayıp bitirebilirlerdi. Ama olsun ben de So Ji-Sub’u daha çok izlemiş oldum. Sorun olmadı. 🙂

Tabi dizi de bir de Seo In-Guk vardı. Bu adamı da çok beğeniyorum. Ama izlerken fark ettim yeni haliyle arasında biraz fark var.Ya yüz hatları oturdu zamanla ya da estetik. Büyük ihtimalle estetiktir pollyanna olmayayım. Onun dizide ki karakterinden bahsetmeyeceğim sürpriz olsun. Dizi bu şekilde anlayacağınız. Fark ettiğiniz üzere bu kadar uzun anlatmamın sebebi diziyi sevmiş olmam. İyi ki izlemişim. Ben zaten bu tarz dizileri seviyorum nedense. Aşk klişeleri izlemektense bu tarz konuları olanlar daha dikkat çekici oluyor.
O zaman şöyle güzel bir sahne ile bitireyim. Dizinin şarkılarını da inanılmaz beğendim. Onları da aşağıya bırakacağım. Üzerlerine tıklayarak dinleyebilirsiniz. Sevdiğim bir dizi oldu benim için daha fazla anlatacak bir şey bulamıyorum. Umarım izleyenler de benim gibi sevmiştir, izlemeyenler de inşallah sever diyor yayınıma bir son veriyorum. Yayını sonuna kadar okuduğunuz için teşekkür ederim.
İyi seyirler dilerim Sevgili Okur! 🙂
Sevdiğim şarkılar;
Tür: Romantik, Komedi, Fantastik, Gerilim, Gizem
Yönetmen: Jin Hyeok
Senarist: Hong Jung-Eun, Hong Mi-Ran
Yapımcı: Son Jung-Hyun, Kim Jin-Geun, Lee Young-Joon
Yapım Şirketi: Bon Factory
Yayıncı: SBS
imdb: 8.3
Bölüm: 17
Yapım Yılı: 2013
Dili: Korece
Ülke: Güney Kore
[…] alamayıp eski dizilerini de izledim. O izlediğim diziyi de bundan önce yazmıştım zaten The Master’s Sun. Neyse hemen konuyu anlatmaya […]
Ben de sürekli görüp bir türlü izleyemiyorum 🙂 ama sanırım ben de şans vereceğim