Site de bir ilk gerçekleşiyor. İzlediğim ilk geleneksel dizi Moon Lovers oldu. Bu diziyi sürekli görüyordum ama geleneksel dizileri sevmediğim için girip konusuna bile bakmamıştım. Sonra dizi yorumlarını okudum ve benim gibi sevmeyenlerin izledikten sonra iyi ki izlemişim dediklerini gördüm. Benim diziye başlama hikayem neredeyse aynı konulu bir mini dizi sayesinde oldu. O diziyi sevmiştim belki bunu da severim diyerek başladım. Bu çukurun içine nasıl sürüklendim bilemiyorum. O kadar güzeldi ki… O kadar işledi ki bana dizi, sanırım bir ay etkisi devam edecek. Diziyi biraz önce bitirdim. Gözlerimde hala yaşlar var. Bu diziyi o duygularla yazıyorum. O zaman hemen konusuna geçelim… (Uzun bir yayın olacak benden söylemesi!)

Hae-Soo, günümüzde yaşayan genç bir kadındır. Hayatı iyi gitmeyen bu genç kadın kendisini bir gölün kenarında bulur. Orada herkes ailesiyle beraber piknik yaparken, o yalnız başına oturup içki içer. Daha sonra evsiz birinin ona baktığını görür ve içkisini ona verir. Araların küçük bir konuşma geçer. Orasını izlerken görün. 🙂 Sonrasında bir çocuğun suya düştüğünü görür ve çocuğu kurtarmak için arkasından suya atlar. Suyun yüzeyine çıkmak için uğraşır ve tam o sırada güneş tutulması olur. Bir an da sudan çıkar ve bambaşka bir yerdedir. Erkeklerin olduğu bir hamam. Çok şaşırır ve hemen oradan kaçar. Hae-Soo, Goryeo Hanedanlığı zamanına gitmiştir. Güneş tutulması sayesinde kendisini orada bulur ve orada yaşamaya başlamak zorunda kalır.

Wang So, Kral Taejo’nun 4. oğludur. 4. Prens Wang So. Herkesin korktuğu bir genç adamdır. Hayatı boyunca ne kadar insanlar tarafında fark edilmemek istese de hep fark edilmiştir. Çocuk yaştayken geçirdiği kaza yüzünden yüzünde bir yara izi vardır. Yarasını kapatmak için hep maske takar. Buz dağı gibi soğuk bir karakteri vardır. Herkesin korkudan yanaşamadığı bu Prens gözden uzakta yaşamak zorundadır. Bir gün Kralın emri ile Krallığa gelir. Yüzünde ki yara yüzünden Kral ve Kraliçe onu bir kenara atmıştır. Krallıktan uzakta başka bir aile tarafından büyütülmüştür. Kurtlarla mücadele eden bir Prens. Krallığa gelir ve o ne kadar soğuksa ondan bin kat daha sıcak biriyle tanışır, Hae-Soo.
Diğer Prensler;

Wang Wook, herkes tarafından sevilen, saygılı bir Prenstir. İyi huylu olmasından dolayı herkes ona güvenir. Siyasette de iyidir. Zeki, çalışkan ve başarılıdır. Kral olma gibi bir arzusu yok diye bilinir.

Wang Yo, Krallığın hayalini kurarak büyüyen bir Prens. Annesi onu Kral olması için yetiştirmiştir. Bu yüzden fazlasıyla hırslı biridir. Diğer Prenslere nazaran daha kötü bir karakteri vardır. Çok çalışkandır. Kral olabilmek için her şeyin en iyisini yapmaya çalışır. Kibirli oluşundan dolayı kardeşleriyle pek arası yoktur.

Wang Eun, Prensler arasında en çocuksu olandır. Her zaman neşeli ve eğlenceli biridir. Bütün kardeşleri ile arası iyidir. Eğlenmeyi, oyunlar oynamayı çok sever. Saf ve temiz bir kalbi vardır.

Wang Wook, Prensler arasında en yakışıklı olandır. Her kız onun peşindedir. Sanatla ilgilenir. Çizim, müzik ile ilgilenir. İyi huylu ve sakin birisidir. O da bütün kardeşleriyle iyi anlaşmaya çalışır.

Wang Jung, en küçük prenstir. Abileri ile iyi anlaşır. 3. Prens Wang Yo ve 4. Prens Wang So ile aynı anneden dünyaya gelmişlerdir. Dövüş sanatlarına çok meraklıdır ve bu konuda da yeteneklidir. Sürekli dövüş sanatlarına çalışır. Bütün ilgisi onun üzerinedir. Prensler arasında en yaramaz odur.

Wang Won, anne tarafı zengin olduğu için gümüşler ve altınlar içinde doğmuştur. Herkese gümüş verir. Kral olma arzusu onda da vardır. Ama bu konuda o kadar iyi değildir.

Hwangbo Yeon-Hwa, Wang Wook’un kız kardeşidir. Hırslı ve kibirlidir. Tek isteği bir Kraliçe olmak ve sarayın hakimiyetini eline almaktır.

Karakterler bunlar. Toparlayacak olursak, Hae-Soo düştüğü bu dünyada yaşamak için elinden geleni yapar. Bu birbirinden farklı Prenslerin hepsiyle zamanla yakınlaşır. Herkesin bakmaya korktuğu 4. Prens Wang So’ya bir tek o bakabilir ve tahmin ettiğiniz gibi aralarında büyük bir aşk başlar.
Diziyi gerçekten çok sevdim. İnanılmaz sevdim. Bu kadar sevebileceğimi tahmin dahi etmezdim. Ama ne var ki hala şu geleneksel kıyafetli hallerine alışamadım. Gerçekten çok kötü buluyorum. Kadınlar neyse de erkekler çok hoş olmuyor. Özellikle saç konusu beni bitiriyor. Ama yapacak bir şey yok. Bu diziye değerdi. İzlemediyseniz ve benim gibi ön yargılıysanız hemen başlayın gerçekten çok güzel bir aşk hikayesi. Entrikalar, taht kavgaları ne ararsanız var. Aşk hikayesi bambaşka o ayrı. Kadrosu da gördüğünüz üzere baya iyi. Prenslerin hepsi birbirinden harika. Tarih dolu acıklı bir aşk hikayesiydi. Sonuç olarak ben diziye bayıldım. Umarım sizde benim gibi seversiniz! 🙂
İyi seyirler Sevgili Okurlar! 🙂
Dizinin şarkılarını dinlemeyi unutmayın. Hepsi birbirinden harika! Ama benim favorim Can You Hear My Heart- Epik High oldu.
***Yayının devamında spoiler olacaktır. Devamını okumayı, izlemeyenlere önermiyorum.
Tür: Dram, Tarih, Romantik, Fantastik
Yönetmen: Kim Kyu-Tae
Senarist: TongHua (roman), Jo Yoon-Young
Yapımcı: –
Yayıncı: SBS
daum: 7.8
Bölüm Sayısı: 20
Yapım Yılı: 2016
Dili: Korece
Ülke: Güney Kore
Yayın bitti sanıyorsanız, hayır bitmedi!
Buradan sonrası fazlasıyla spoiler içerir. İzlemeyenler için uyarı!

Öncelikle ilk bölümlerde bu ikiliyi sık sık göreceksiniz. Ama merak etmeyin durumlar değişecek ve öyle böyle bir değişilik olmayacak! Sakın korkmayın. 🙂 Çünkü ben başlarda o kadar korktum ki anlatamam. Diziyle alakalı çok fazla bir şey bilmediğim için hemen girip bu prensle devam edip etmeyeceklerini teyit ettim. Wook çok iyi biriydi evet kabul ediyorum ama zamanla nasıl bu kadar değişti gerçekten inanılmazdı. İkisinin arasında ki o gizli ilişki gerçekten hiç hoşuma gitmedi. Başlı başına bir yanlıştı. Ama ilerleyen bölümlerde Wook’un nasıl bir adam olduğunu çok iyi anladık!

Bu sahneyi görmek için ne yollardan geçtim ben. Ahh yine bir garip oldum. Göz pınarlarım bir türlü kurumuyor. Gerçekten bu sahnede çok şükür dediğim sahnelerden biriydi. O işe yaramaz Wook yüzünden sinirlerim çok bozuldu. Ama So’nun oraya geleceği besbelliydi. Kızı korumak için her şeyi yapabilecek tek kişinin o olduğunu hepimiz anlamış olduk. Tabi kız için içtiği zehirli çaydan sonra diyecek söz kalmamıştı. O sahnede de sinirlerim çok bozuldu. Prensesin ölmesini diledim. Gerçekten bu kadar uyuz bir kadın olamaz. Dizide ölmesini beklediğim isimlerin hepsi öldü ama bir tek prenses kaldı. Onun öldüğünü de görebilseydim keşke…

Eun’un öldüğü sahnede çok üzüldüm. Gerçekten ölmesini hiç istemiyordum. Hae-Soo’nun gördüğü o sahnelerden biriydi ve ben 4. Prensin böyle bir şey yapacağını düşünemediğim için inanmak istemedim. Ama nasıl öldüğünü gördükten sonra bir rahatlama olmadı değil. 4. Prens beklenildiği gibi kötü biri çıkmadı. Ama ağlamaktan içim şişti bu dakikalarda. En sevdiğim prenslerden biriydi, en çok ona üzüldüm.
Dizinin güzel sahneleri bunlardı herhalde. Fazla aşklı dakikalardı. Sanırım geçirdikleri en güzel zamanlar olabilir. Tatlılıkları hakkında konuşmama gerek bile yok tabi.

Finali hakkında söyleyeceklerim var! Böyle bir diziye böyle bir final olurdu. Çok güzeldi. Hiç bir yerinde keşke öyle olmasaydı demedim. Dram dizilerinde böyle bir son beklenilir bir şey zaten. Hae-Soon’un ölümüne ne kadar ağlamış olsam da sonunda “sonsuza kadar mutlu yaşadılar”ı beklemiyordum. Öyle olsaydı dizinin büyüsü bozulurdu. Ama Kralın tek başına kalmış olması üzücüydü. Sadece keşke ikinci sezon çekilecek olsa. Sonunda Hae-Soo’nu ne olursa olsun bulacağını söyleyerek bitirirlerse bizler de tabi ki 2. sezonu bekleriz. Kesinlikle diziyi bitiren herkes aynı şeyi düşünüyordur. Günümüzde de birbirlerini bulduklarında yaşadıkları aşkı izlesek süper olurdu.
Güzel bir sahne ile bitiriyorum. Diziyi çok sevdim, şarkılarını çok sevdim, oyuncularını çok sevdim. Daha ne demeliyim bilmiyorum. Bu uzun yayını okuduysanız eğer gerçekten çok teşekkür ederim. Eğer hala diziyi izlemediyseniz tereddüt etmeden hemen başlayın derim. Tarih dolu, acıklı bir aşk hikayesiydi. Umarım severek izlersiniz, izlemişsinizdir diyor yazıma son veriyorum.
İyi seyirler dilerim Sevgili Okur! <3
Sanırım bütün postlarını okudum bu kadar aynı fikirde olduğum başka biri yoktu 😀 😀 bende tarihi dizileri sevmeyerek başlayıp bayılarak bitirmiştim bu diziyi. Kitap önerilerini de takip ediyorum önerilerini okudum başka önerilerin olursa onları da merakla bekliyorum..
Ne demek bende sen post güncellemesi yaptıkça çook mutlu oluyorum 😀 :Değer okumadıysan fatih murat arsalı okumanı öneririm aşk romanı okumak istiyorsan 🙂 severek izleyip severek okudum bende sana yorumlarla önerilerde bulunurum naçizane 🙂 rica ederim sık sık yazarım yeni postlarda görüşmek üzere.. 🙂
[…] yazasım gelmedi. O yüzden yazmanın en doğru karar olduğunu anladım. Şöyle ki ben bu diziyi Moon Lovers dizisinden hemen sonra izlemeye başladım. O yüzden beklentim yüksekti. Aynı zamanda […]
Ahhh ahhh.. moon lovers ı o kadar çok beğendim ki hala etkisindeyim. Üzücü olansa koskoca kore dizi sektöründe bunu kadar iyi bi tarihi dizinin bulunmaması. Tabi bu şahsi kanaatim eğer öyle bi dizi öneriniz varsa o diziye başlamayı çok isterim çünkü moon loversın eski bölümlerini izleye izleye başka dizi izleyemiyorum :)) 😀
Öncelikle seni gerçekten tebrik ediyorum admin o kadar yorum okudum bi çoğu da eleştirmek için eleştirip okuyunca sinirlerimi tepeme topladı. Ama sen tam olarak hissettiklerimi dökmişsün şu satırlara… Diziye gelince gerçekten hayatımda izlediğim en güzel dizi diyebilirim. Gerek müzikleri gerek oyunculuklar gerek de senaryo o kadar güzel ilerledi ki. Spoiler! Bir de beni en çok etkileyen sahnelerden biri de wook un ilişkilerinden Wang So ya sanki hırsındanmış gibi bahsettiğini gösterip sonra da Hae Soo istediği için söylemiş olmasıydı. Ne olursa olsun tüm prenslerin saygısını kazanmış olmasıydı. Ve senin de dediğin gibi o tablo sahnesi en duygusal sahne diyebilirim. Üzgünüm seni yalnız bıraktığım için dediği yerde hıçkıra hıçkıra ağlamaktan nefes aldığımı bile hatırlamıyorum. Kısacası insana bir sürü duygu yaşatan başlarda çoğunlukla güldüğüm sonlara doğru kalbiniz sızlaya sızlaya bitirdiğim bi dizi oldu. İzlemeyen çok şey kaybeder. Diyeceklerim bu kadar.
Hepsine katılıyorum ağlamaktan ciğerimizi solduran bitmesin diye de ağladığımız bir dizi oldu. Teşekkür ederim güzel yorumun için diğer yazılarımı da okumanı çok isterim. ☺️
Sadece şeyi anlayamadım acaba 4. prens te ölüyor mu?
sanirim moon lovers’i bitirip, yorum okumaya gelen bir ben değilmişim ama ellerinize sağlık çok güzel bir inceleme olmuş. Ben de hatri sayilir bir kdrama izleyicisi olarak bu diziyi nasıl görmedim, gözden kaçırdım inanın bilmiyorum ama izlediğim en iyi kore dizisine maalesef çok geç kavuştum. Senaryo, oyunculuk, ost.. hepsi o kadar güzel işlenmişti ki hala etkisinden çıkamadim sanirim tekrar izleyeceğim:) insanın kalbini bu denli ağritan başka dizi var mı 32 yaşındayım inanın daha denk gelmedim:)
Bu arada baska tarihi dizi soranlara önerim moon that embracing the sun veya the empress ki. Hani bir moon lovers beklemeyin tabi ama tarihi olarak ikisi de güzel dizilerdir.
[…] Moon Lovers etkisi yüzünden düştüğüm bu tarih dizileri çukurundan çıkamıyorum. Evet ben de artık tarihi dizileri izliyorum. Fakat şöyle bir gerçek var ki hiç biri bir Moon Lovers etmiyor. Ne yazık ki Hwarang da beni asla tatmin etmedi. İzledim evet ama sırf oyuncu kadrosu yüzünden bitirdiğim bir dizi oldu. İlk yayınlanmaya başladığı dönemler de dikkatimi çekmişti oyuncu kadrosundan dolayı. Zaten bir süre reklamı da yapılmıştı. Ama tarihi bir konusu olduğu için izlemeyi tercih etmemiştim. Ama şimdi bari tarihi dizilere başladım bu diziyi de izleyeyim diyerek başladım. Hemen kısaca konusundan bahsedip yorumuma geçelim. […]